"Ey oğul, insanı yaşat ki, devlet yaşasın"

ŞEHMUZ ALTIN

Demosu olan bir hayatı yaşıyoruz öylesine...

Hayatı Yaşamak, inatlaşmak, İnanmak ve Güvenmek.... İşte bu esaslı mesele...

Sen bakarsın o bakar. Heyecan, mutluluk, hüzün ve kırgınlık hepsi bir arada…

Bizim Anadolu da bir tabir vardır. Unutmadığınız bir durum varsa “Seni Tuttum” denir. Bende bugün artık tuttuklarım arasında bir zaman dilimi var “Seni Tuttum 7 Haziran”.

Tükenen ömürlere selam olsun…

Çok uzaklarda…

Çok uzaklarda bir ışık. Yaklaştıkça gözleri kamaştıran içine çeken bir ışık…

Evet doğru okudunuz “Suçluyu hiç aynada aradınız mı?” Buna herkes hayır diyecektir. Neden aramıyoruz peki koskoca zaman içerisinde sadece 2 dakikamızı alır. Sadece bakalım aynaya.

Sadece bakmakla yetmez birkaç soruyu sormak lazım.

Etrafımızda hep yıkıyoruz. Yıktıkça yıkmak daha cazip geliyor. Cinayet işleyen bir adamın ikinci cinayetini soğukkanlılıkla işlemesi gibi…

Evet biz bir bir katliam yapıyoruz ama sucumuzu üstlenecek bir masum arama derdine düşüyoruz. Bulduk mu kafamıza göre biri hemen başlıyoruz “Ben” demeye…

Tamam anladık “Sen” suçlu değilsin. Sordun mu hiç kendine. Sorgulayabildin mi kendi gerçekliğinle. Peki yüzleşme cesaretin var mı?

Hayıt tabi ki yok. Zamanın değiştiği gibi insanların duyguları, istekleri ve arzuları da değişmiş. Küçük bir tebessümden mutlu olan yüreklerimizi o tebessümleri toplamaya başlamış. Biz varken BEN olmuş.

Ruhumuzu BEN’lik satın almış. Gerçekle yüzleşmek yerine fiziken şekil vermek için aynaya bakar olmuşuz.

Yani BAKAR KÖR olmuşuz.

Zaman değişse de unuttuğumuz acı bir gerçek var; Doğrular olmak yerde olmadık zamanda karşımıza çıkacaktır.

Çıkmadan önce katliam yaptığımız duyguların, mutlulukların, iyiliklerin ve bir bir kendimize topladığımız küçük tebessümlerle yüzleşmek gerekir. İşte bunun adı “Suçluyu Aynada Aramak” diyebiliriz.

BAKAR KÖR’lerin en kısa zamanda göz doktoruna gitmesi dileğiyle…

Sağlıcakla kalın(NOKTA)

Artık mutlu olma zamanı… Zamanı geldi artık sanırım.

Hayatın tüm yükünü alıp çıkmak gerekir yola. Nereye gideceğiniz bilmeden adımlamak lazım.

Önceki123456Sonraki
Sayfa 4 / 6