"Ey oğul, insanı yaşat ki, devlet yaşasın"

ŞEHMUZ ALTIN

Demosu olan bir hayatı yaşıyoruz öylesine...

Hayatı Yaşamak, inatlaşmak, İnanmak ve Güvenmek.... İşte bu esaslı mesele...

KIM DEMIŞ KI HAYATIN BIR EĞLENCE OLDUĞUNU.

Ögeyi değerlendirin
(0 oy)

Oyunlar ve oyuncaklar. 

Bunlardan hangisi bize yakın hiç sorgulayabildik mi?

Gerçeklerle yüzleşebildik mi?

Bu iki soru çok ama çok önemli. Dünyaya gelir gelmez başlarız oyuncaklarla oynamaya. Ağladıkça etrafımızda bir telaş bir telaş hemen ufak bir parça ile sus pus olup sessiz sedasız başlarız yaşamaya.

Aslında bizim göremediğimiz bir nokta var. Biz hiçbir zaman büyümedik. Hep çocuktuk sadece büyüdüğümüzü zannettik. Bebekken oynamak ve oyuncakla buluşmamız için nasıl bir tepki veriyorsak büyüdüğümüz de de aynı tepkiyi veriyoruz.

Peki büyüdüğümüzde değişen nedir. En basit bir örnekleyebiliriz. Erkekler için çocukken araba ile oynamaya başlar büyüdüğü zaman küçük arabalar yerini markalı modelli oyuncaklar yerini alır. Kadınlar için ise oyunca bebekler ve evcilik oyunları yerine kendi çocuğunu kucağına alır gerçeği yaşar.

Herkesin bildiği bir cümle vardır “Her insan doğar, büyür, ve ölür”. Doğduğumuz zamanla başlayan oyunlar oyuncaklar arasında büyüyüp ölürken hangisine daha yakınız. Oyunlar oynamayı iyimi biliyoruz yoksa bize verilen oyuncakları iyi değerlendirebiliyor muyuz?
İnsanları kandırma yönünde veya kendimizi pazarlama(tanıtma anlamında) yönünde iyi oyunlar çevirebiliyor muyuz yoksa elimizdeki oyuncakları (değerleri) yaşamsal süreçte iyi değerlendirebiliyor muyuz?

Zaman su gibi akıp giderken unuttuklarımız çok fazla iken olmadık yerde olmadık zamanda karşımıza çıkanlar var. Söylenen yalanlar gibi. “Her nefil ölümü tadacağı” gibi her nefil son nefesinden önce kesinlikle gerçeklerle bir gün yüzleşecektir…

Dünyada en son kapı olarak ölüme varmadan son sözüm “Kim demiş ki hayatın bir eğlence olduğunu.” İşte buda bir gerçek.

Yaşanılan dünün hikayesini bugün yazarken yarınla ilgili ne söylenebilir ki…

Okunma 447 kez